Bulut İnşaat, Makrom Yapı, Osmanlı İnşaat gibi firmalar nedeniyle İstanbul’un Esenyurt ilçesinde binlerce yurttaş mağdur durumda bulunuyor. 2010’da reklamlarla duyurulan ve 2012’de başlanması gereken inşaat projeleri hayata geçirilmedi. Tüm birikimlerini ev sahibi olmak için bu firmalara yatıran binlerce yurttaşa evleri teslim edilmedi. Mağdur ailelere tek bir açıklama yapılmadığı gibi, ‘dolandırıcılık’la suçlanan Bulut İnşaat’ın sahipleri için 1 sene önce çıkartılan yakalama kararına rağmen, izinlerine rastlanmadı. Mağdur aileler 5 yıldır mahkeme kapılarında bekleyor. Aileler, AKP’li Esenyurt Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na oldukça tepkili.
Tamamen organizeler
Nurşen Çırpan da 2012’de Bulut İnşaat’tan ev alanlardan. Çırpan, “Bize yaşatılanlar tamamen organize bir iş” diyerek başlıyor sözlerine. Çırpan’a göre AKP eski Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut’un kardeşi Bulut İnşaat’ın sahibi Temel Bulut biri ya da birileri tarafından korunuyor. Çırpan, “Senelerdir mahkemedeyiz ve bir sene önce Temel Bulut hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Ancak, biz korunduğunu düşünüyoruz. Çünkü Bulut’un kızı evlendi ve kızının düğününe gitti. Biz onun fotoğraflarını çektik orada ve polise haber verdik. Polis oraya gittiğinde Bulut’un avukatı, ‘Ben Temel Bulut’u getireceğim size, merak etmeyin’ dedi. Sonrasında Temel Bulut, arka kapıdan çıktı ve gitti. Tüm bunlar gözümüzün önünde oldu” diye konuşuyor.
‘Bana mı sordunuz ev alırken?’
Çırpan, AKP’li Esenyurt Belediyesi’nin mağduriyetleri giderici hiçbir adım atmadığının altını çiziyor: “Aralık’ın 12’sinde bir mahkememiz daha olacak. Belediye bize sahip çıkmıyor. Esenyurt’ta yüzbinlerce insanın mağduriyetinden bahsediyoruz. Bu firma 7 tane proje yapmış, bir tanesini temiz tapu olarak teslim etmemiş. Esenyurt Belediye Başkanı ile bir toplantı yaptık. Bize, ‘Benim yapabileceğim hiçbir şey yok, bana mı sordunuz ev alırken?’ dedi.”
Verdikleri tapu hacizli
Çırpan, sözlerini şöyle noktalıyor: “Sadece Bulut İnşaat’ın sözde sattığı daire sayısı 2 bin 800. Bu 2 bin 800 kişiden tek bir kişi tapusunu alamadı. Veriyoruz dedikleri tapu ise hacizli. Engelli, gazi ve şehit yakınlarının da parasını topladılar. Yüzde 10, yüzde 20 indirim ile sözde daireler sattılar ve o insanlar şu an çok kötü durumda.”
Devleti suçluyorum, uyuyamıyorum
Emlak mağdurlarından Memduha Kayacan’ın yüzde 98 engelli bir çocuğu bulunuyor. Kayacan, 2012 yılında Bulut İnşaat’tan engelli olan çocuğu nedeniyle ev alırken indirim yapıldığını söylüyor. Kayacan, “Ben devleti suçluyorum. AKP’li Esenyurt Belediyesi’ni suçluyorum. Artık uyuyamıyorum” diyor ve ekliyor:
“Yalan üstüne yalan, bu hep devletten geçiyor. Bize ‘Engellilere indirim yapıyoruz’ dediler. Ben o evi almak için olmayan paramı aktardım. Aile olarak kredi çektik, engelli çocuğumun kumbarasını bile boşalttık. Doğum gününde, bayramlarda verilen harçlıklar vardı kumbarada. Hiçbir şey çıkacağını düşünmüyorum ama faizi geçtim, anaparamı istiyorum. Umut dünyası işte.”
Kamu kurumları da suçlu
Emlak mağduru olan ailelerin Avukatı Orhan Boran ise hukuki sürece ilişkin şu bilgileri verdi: “Esenyurt’ta bu tür dolandırıcı firmalar çok fazla. Bulut İnşaat, hayali projelerle hayali daireler satmış. Bulut İnşaat, birçok projesinde ruhsat başvurusunda dahi bulunmadan, bir arsanın etrafını çevirmiş ve bir maket ile satış yapmış. Biz firmaya Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtık.
Olayın hukuksal boyutunda ise yapılan ödemeler için Tüketici Mahkemeleri’ne dava açtık. Ancak o kadar para iadesi kararı veriliyor ki, şirketin de mal varlığı yok. Yani toplanan paralar da şirket bünyesinde tutulmamış. Mal varlıkları olmadığı için tahsil edemiyoruz, ama ceza davasından ümitliyiz. Sadece mahkeme ile değil, buradaki sorun Bakanlık’ın kuracağı mutabakat komisyonu ile çözülebilir. Burada olanlardan bütün kamu kurumları sorumlu. Bu kadar proje ve reklam varken, şehit, gazi ve engelli yakınları istismar edilirken kimse kontrol etmemiş. Belediye aleyhinde de şikâyette bulunduk, ama idare izin vermedi. Esenyurt bölgesinde en az 20 bin aile mağdur var. Bu sayı aile üyelerini ekleyince 100 bini aşıyor.”