Ünlü avukat Orhan Boran, konut tüketicisini satış vaadi sözleşmeleri konusunda uyardı. Bu sözleşmelerin noterden onaylanmasının gerektiğini, aksi takdirde geçerliliklerinin olmayacağını söyleyen Boran, “Devletin bu konuda acilen yasal bir düzenleme yapması gerek” dedi.

Adı sık sık “Konut ve inşaat mağdurlarının avukatı” olarak geçen ünlü Avukat Orhan Boran Emlaklobisi.com’a yaptığı özel açıklamalarda konut müşterilerine ciddi uyarılarda bulundu. Son zamanlarda sık sık konut ve inşaat sektörü mağduriyetleri haberlerinin geldiği bu dönemde, maketten veya topraktan satış sürecinde imzalanan satış vaadi sözleşmelerinin tüketici tarafından çok dikkatli incelenmesi gerektiğini kaydeden Boran, “Bu sözleşmelerin mutlaka ya noter huzurunda imzalanması, ya da noterden onaylanması gerekir. Çünkü sözleşmenin noter tarafından tasdiki, sözleşme için bir geçerlilik şartıdır” dedi.

Yakın arkadaşı sayesinde “Konut mağdurları için konut avukatı” oldu

İlk olarak Fi Yapı’nın mağdur ettiği konut alıcılarının hukuk mücadelesine dahil olduğunu, bu sürece de Fi Yapı mağduru yakın bir arkadaşı nedeniyle girdiğini ifade eden Boran, “Daha sonra Ukra İnşaat başta olmak üzere Makrom Yapı, Osmanlı İnşaat, Bulut İnşaat, Uluhan Grup gibi diğer firmaların mağdur ettiği vatandaşların davalarına bakmaya başladık. Birçok anlaşmazlığı uzlaşarak çözüme kavuşturmuş olsak da, birçoğu da mahkeme kapısına dayandı maalesef. Ben mağdurların dertlerini çektikleri sıkıntıları anlıyorum ve onlara yardımcı olmak istiyorum. Dar gelirlilere hitap eden projeler olduğu için mağdurların Yaşadıkları travmalar büyük oluyor. Yeni evlenip altın bozduranlar, babasının emekli maaşını ödünç alanlar, sağdan soldan borç toplayanlar çok var mağdurlar arasında. Kendimi onlarla özdeşleştiriyorum. Bir anlamda sosyal sorumluluğun parçası olarak görüyorum bu meseleleri” ifadelerini kullandı.

“Acilen yasal düzenleme yapılması gerekiyor”

Bir projeden konut almayı düşünen potansiyel bir konut alıcısının dikkat etmesi gerekenlere de değinen ünlü avukat Orhan Boran şöyle söyledi: 

 Özellikle topraktan satış ya da maketten satış denen ön ödemeli satış tipinde daire alan vatandaşlar çok dikkatli davranmalı. Zira bu satış tipinde çoğunlukla satış vaadi sözleşmesiyle işlem yapılıyor. Bu sözleşmenin de muhakkak, ama muhakkak noter onayından geçmesi gerekiyor. Aksi takdirde yasalar önünde maalesef fazla bir geçerliliği olmuyor. Ayrıca bu noktaya dikkat edilmesi durumunda dahi mağduriyet yaşanabilir, çünkü inşaat sektörünün satış ve inşa süreci ‘yap-sat’tan ‘sat-yap’a döndüğü için, firmanın mali gücü nispetinde işler yürütülebiliyor.

 Neticede konutun yapılması firmanın gücüyle ve sermayesiyle orantılı bir durum. Bu konuda tüketiciyi koruyan bir dizi önlemler alınmalı. Mesela satış vaadi sözleşmesinde sigorta şartı konulursa firma iflas etse dahi tüketici sigorta firmasından parasını tahsil edebilmeli. Bu konuda acilen yasal düzenleme yapılması gerekiyor. Bu konudaki en kesin ve basit çözüm konut sigortası olacaktır. Müteahhit firmaya bir sigorta şirketiyle anlaşma zorunluluğu getirilirse firma iflas etse dahi ödenen meblağlar sigorta firmasından tahsil edilebilir. Ya da son dönemlerde konuşulan ‘bina tamamlama sigortası’ da efektif uygulandığında ciddi olumlu sonuçlar yaratabilir” diye konuştu.

Mevcut davaları gereği halen birçok konut projesinin işleyişini de takip ettiğini ifade eden Boran, “Bu projeler arasında da konut ve inşaat mağduru yaratabilecek potansiyele sahip firmalar ve projeler olduğunu da maalesef üzülerek gözlemliyorum. Elbette hangi projeler ya da firmalar olduğunu söylemek doğru olmaz. Zira daha projeye başlarken firmayı karalamış olursunuz ve bu da adil olmaz” dedi.

Konut Avukatı Orhan Boran kimdir?

Son dönemde Ukra İnşaat’ın mağdur ettiği vatandaşların avukatı olarak kamuoyunda öne çıkan Orhan Boran, aslen Osmaniyeli bir ailenin çocuğu olarak 1979’da dünyaya gelmiş. 2002 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan konut avukatı Boran, halen gayrimenkul hukukunun yanı sıra iş hukuku, aile hukuku, icra hukuku gibi özel hukuk alanlarıyla ilgileniyor. Son zamanlarda kendisinde bir motosiklet tutkusunun geliştiğini belirten Boran kendisi için “Sakin bir yapım vardır, insanları dinlemeyi anlamayı severim. Sorunları uzatmaktan değil çözmekten yanayımdır. Edebiyata ve antikaya merakım vardır” şeklinde konuşuyor. Boran, son zamanlarda baktığı davalardan dolayı henüz ciddi bir tehdit almadığını da ifade ederken “Alsaydım da pek bir şey değişmezdi sanırım. Yaşanan sıkıntıları mesleğin bir parçası olarak görüyorum” diyor. Adı ve soyadı, Türk televizyonculuğunun mihenk taşlarından merhum Orhan Boran’la birebir aynı olan ünlü avukat, “Zaman zaman ‘akrabası mısınız’ şeklinde sorularla karşılaşıyorum” diyor.

-Boran&Üner – İstanbul Hukuk Bürosu ve konut avukatı hizmeti.